Bilim insanları ve mühendisler sürekli olarak uzaklık, ağırlık, zaman, ısı, yoğunluk, derinlik, elektrik akımı ve daha pek çok alanda ölçüm yaparlar. Tüm bu ölçümler daha sonra bir numara ile tanımlanır. Bu yüzden bu numaralar ve o numaraların belirtilmesinde kullanılan ölçü birimi son derecede önemlidir.
Tüm birimler için ortak bir temel oluşturma fikri ilk olarak 1874 yılında İngiliz Gelişmiş Bilimler Topluluğu tarafından atıldı. Grup, uzunluk için santimetreyi, ağırlık için gramı ve zaman için de saniyeyi önerdi. Mega ve mikro gibi önekler kullanılarak bu ölçü birimi terimlerinin onluk sistemde tanımlamalarını yapabilmek mümkündü.
Ne yazık ki bu ölçü birimleri manyetizm ve elektrik için pek uygun değildi. 1889 yılında Conférence Générale de Poids et Mesures (Uluslararası Ağırlıklar ve Ölçü Birimleri Konferansı), metre, kilogram ve saniyenin daha uygun olacağına karar verdi. 1946 yılında bu üçlüye elektrik akımını tanımlayan ve André-Marie Ampère'in adından esinlenilerek oluşturulan amper adı verildi.
1971 yılında bu sistem daha da gelişti ve 14. Uluslararası Ağırlıklar ve Ölçü Birimleri Konferansı'nda daha önce bahsettiğimiz dört ölçü birimine sıcaklık için Kelvin, ışık şiddeti için kandela ve maddelerin, atomların ve moleküllerin miktarını belirtmek için mol kullanılmaya başlandı.
Bunun üzerine Uluslararası Ölçüm Sistemi (Système international d'unités) oluşturuldu. Bu uluslar arası ölçü birimi sistemi dünya çapında kullanılan pek çok ölçüm sistemlerini değiştirdi. Günümüzde pek çok ülke her ne kadar uluslar arası ölçüm sistemini kullansa da aralarında Birleşik Devletler, Liberya ve Myanmar'ın bulunduğu bazı ülkeler bu ölçüm sistemini resmi olarak kabul etmiş değiller.