İngilizce'de Magnetic Levitatation (Maglev) Train olarak bilinen ve manyetik olarak havada tutulabilen, diğer bir deyişle manyetik raylı tren teknolojisi, trenin süperiletken elektromıknatıslar üzerinde ilerlemesi esasına dayanır. Bu fikir aslında bir asırdan önce ortaya atılmış olmasına rağmen bunu hayata geçirmek adına yeterli miktarda güçlü manyetik alan oluşturabilmek için gereken yüksek elektrik akımlarını oluşturmak o dönemde pek mümkün değildi. İki fizikçi Gordon Danby ve James Powell, Brookhaven Ulusal Laboratuvarı'nda bir araya gelerek bu alanda çalışmaya başladı. İkili, manyetik raylı tren teknolojisinin patentini 1968 yılında üzerine aldı ve 1979 yılına gelindiğinde Almanya'nın Hamburg şehrinde düzenlenen ulaşım fuarına gelen katılımcılar, Transrapid maglev treni üzerinde kısa bir test sürüşü yapabiliyorlardı.
Maglev treni hareket edebilmek için manyetik bir banta ihtiyaç duyar ve vagonlar, bu bantlar üzerinde tabir-i caizse kayarak ve bantlarla herhangi bir fiziksel temasa girmeden ilerler ve bu ilerleme, elektromıknatısların kutuplarındaki değişim sonucu trenin çekilmesi ile oluşur. İlerleme esnasında meydana gelen tek sürtünme hava direnci olduğundan manyetik raylı trenler son derece yüksek hızlara çıkabilmektedirler. Kutuplar üzerindeki değişiklik, çok yüksek ivme etkisi ile sonuçlanabilir ve ayrıca normal raylara kıyasla manyetik raylar üzerindeki eğim çok daha değişken olabilir. Bu sebeple treni yavaşlatmak için kesicilere ve dolgu maddelerine ihtiyaç duyulmaz.
Tüm bu olumlu yanlarına rağmen maglev trenlerinin olumsuz yanları da vardır. Örneğin manyetik rayların üretimi son derecede pahalı bir işlemdir ve manyetik raylı trenler hareket halindeyken normal raylar üzerine geçiş yapamazlar. Bu geçişin sağlanabilmesi için halihazırda döşeli olan rayların orta kısmına manyetik ray sistemi döşenebilir ancak bu geçişin oldukça iyi hesaplanarak monte edilmesi gerekmektedir.
Maglev trenleri ticari olarak ilk kez 1984 yılında Birleşik Krallık'ta, Birmingham Havaalanı ve yakınındaki tren istasyonunu birbirine bağlamak için kullanıldı. Çin'de bulunan diğer bir sistem, Şangay ve Pudong Uluslararası Havaalanı'nı birbirine bağlamaktadır. Ancak Fransa'da bulunan TGV trenlerinin başarısı ve ulaşabildiği yüksek hızlar, manyetik raylı tren teknolojisinin gelişimine bir nebze de olsa gölge düşürmüştür.
Ulaşım adına trenlerin ağırlığını kaldırmayı ve onlara hafiflik vermeyi öğrenin.
Benjamin Franklin