1930'da Sovyet Rus fizikçi Leonid Kubetsky (1906-1956) zayıf fotoelektrik akımları yükseltmek için bir yöntem önermişti. Fotonların enerjisinin hareketli elektronların enerjisine dönüştürüldüğü fotoelektrik etkiyi kullandı. Bu elektronlar daha sonra hızlandırılabiliyordu ve bir flüoresan plakaya çarptığında, birkaç foton enerjiyi görünür ışığa dönüştürüyordu. Bir foto çoğaltıcı tüpü olan bu cihaz, aydınlatmayı elli kat arttırabiliyordu. Bu tüpler birbiri ardına kullanıldığında bir dizi fotonun oluşmasını ve bu sayede 50.000 kat fazla aydınlatmanın elde edilmesini sağlıyordu. Görüntü yoğunlaştırıcı tekniği de bu sayede ortaya çıkmış oldu.
1930'larda Vladimir Zworkyin (1889-1982), daha sonraları ticari olarak uygulanabilir ilk televizyon olacak bir ürün üzerine RCA'da çalışıyordu. Zayıf bir sinyal sorununu çözmek için Zworkyin, benzer bir foto çoğaltıcı kullandı. Zworkyin'in 1936'da üretilen tasarımı ticari olarak başarılı oldu ve Kubetsky eski SSCB'nin dışında büyük oranda unutulmuştu.
Teknoloji hem iyilik hem de kötülük için kullanılabilir, onu nasıl kullanacağınız size bağlıdır.
Vladimir Zworkyin, bilim adamı
Ordu, bu cihazların potansiyelinin hızla farkına vardı. RCA'da G. A. Morton ile birlikte çalışan Zworkyin, birinci nesil gece görüş cihazlarını geliştirdi. Bu cihazlar, insan gözü için görünmez olan kızılötesi ışığı algılayabiliyorlardı. Foto çoğaltıcı tüpler 1937'de astronomide de kullanıldı, böylece uzak yıldızlardan gelen zayıf ışıkların görülebilmesi mümkün hâle geliyordu. Bu tüpler aynı zamanda tıbbi görüntülemede de kullanılmıştır.
Ayrıca bkz.: Renkli gece görüşü.