Açık Anahtarlı Şifreleme (Public Key Cryptography - PKC), katılımcılarının kimliklerini birbirleriyle elektronik olarak doğrulayabilmesini sağlayan bir teknolojidir. Alışılagelmiş imzalama yöntemleri binlerce yıldır kullanılmakla birlikte ilk zamanlarda genellikle bir sanat eserinin kim tarafından oluşturulduğunu belirlemek için kullanılmaktaydı. Ancak para birimi ve sözleşme gibi kavramların dünya çapında kabul görmeye başlamasıyla birlikte imza da yaygın olarak kullanılmaya başladı. Her ne kadar kağıt üzerine atılan imza toplumların ihtiyaçlarını karşılamaya yetse de ne yazık ki elektronik güvenliğin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyordu.
Devletler açık anahtarlı şifreleme yöntemlerinin potansiyel kullanım alanları hakkında bilgi sahibi olmaya başlayınca bu teknolojiyi kendilerine saklamayı tercih ettiler. 1970lerin başında İngiliz hükümeti için çalışan James Ellis (1924 - 1997), Clifford Cocks (d. 1950) ve Malcolm Williamson (d. 1950), açık anahtarlı şifreleme yöntemlerinin gelişimine katkıda bulundu. Bu yöntemin detayları 1997 yılına kadar halkla paylaşılmadı. 1997 yılında İngiltere hükümeti daha halka açık bir politika izlemeye karar verdikten sonra bu teknolojinin o günden tam 24 yıl önce geliştirildiği de öğrenilmiş oldu.
Açık anahtarlı şifreleme yöntemini doğru bir şekilde tanımlamak oldukça uzun ve karmaşık bir işlemdir. Ancak bu sistemin temel noktası, iki adet bilgisayarın ya da insanın, birbirleri ile tümüyle gizli bir şekilde iletişim kurabilmelerine dayanmaktadır. Açık anahtarlı şifreleme yöntemini kullanan iletişim sistemlerinin güvenliği henüz kırılabilmiş değildir. Bu şifreleme işleminin ardında yatan matematiksel düzeni tam olarak kimin icat ettiğinin artık bir önemii yoktur zira bu yöntem İnternet üzerinde son derecede yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Günümüzde pek çoğunuz, İnternet üzerinden yaptığımız bir alışverişte bu sistemi kullanarak güvenliği sağlanmış bir site üzerinden alışveriş yapmış olmalısınızdır.