1860 yılında Belçikalı mühendis Étienne Lenoir (1822 - 1900), gazyağı ile çalışan ilk içten yanmalı motoru yarattı. Bu gazyağı ile çalışan motor, o dönemlerde kullanılan ve kullanması görece zahmetli olan buharlı makinelere bir alternatif olarak geliştirildi. Buharla çalışan makineler ocak, kazan ve büyük çaplı fosil yakıtların kullanılmasını gerektirdiğinden, Lenoir'in daha küçük ve kullanması daha kolay olan ve gazyağı ile çalışan motor geliştirme fikri kısa süre içerisinde çok popüler oldu.
Lenoir, bu fikrine ait olan patenti 1860 yılında üzerine aldı ve aynı yıl, ilk gazyağı ile çalışan motoru üretti. Motorun üretilmesini takip eden ilk yıllarda motora olan talep o kadar fazlaydı ki motorun eş zamanlı üretimi Fransa, İngiltere ve Birleşik Devletler'de başladı.
Gaz motoru, gaz ve sıkıştırılmamış havadan oluşan bir karışımı, pistonun ilk hareketinde silindire aktarıyor, ardından pistonun geri çekilme hareketinde ise bir kıvılcımla onu yakıyordu. Bu yanma sırasında ortaya çıkan buhar, silindirin iki ucuna aktarılıyordu ve bunun sonucunda, pistonun her iki ucunda, manivelanın her bir dönüşü için birer patlama meydana geliyordu.
Ne yazık ki Lenoir'in bu motorunun başarısına kısa sürede gölge düştü zira motorun açıkları kısa sürede göze batmaya başladı. O zamanlarda motorun çalışması için gerekli olan gazyağı pahalıydı. Bunun yanı sıra makinenin aşırı ısınmasını önlemek için yüksek miktarda soğutma suyu ve yağ gerekiyordu. Motorun üretimi durdurulmadan önce 500'e yakın gazyağı ile çalışan motor üretilmişti zira kısa süre içerisinde diğer başka mucitler, daha kullanışlı motorlar yapıyorlardı.