Sabun veya su olmadan tıraş olabilmek, erkeklerin (ve muhtemelen bazı kadınların) yüzyıllardır rüyası olmuştur. Geleneksel usturalar ve tıraş bıçakları, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında traş makinesinin gelişimine yol vermişti, ancak tıraş hala ıslak, zaman alıcı ve narin bir operasyondu. İşte bu sebeple elektrikli tıraş makinesi icadına gereksinim duyuldu.
Elektrikli ya da kuru traş makinesi, 1928'de ABD'li mucit Jacob Schick (1878-1937) tarafından patentlendi. Doğrudan ev elektriğine bağlı çalışan ve büyük harici motorlarla güçlendirilen bazı çok beceriksiz cihazlarla uğraştıktan sonra Schick'in bu alandaki en başarılı yeniliği, avuç içine sığan küçük ama güçlü bir elektrik motorunu tıraş makinesine yerleştirebilmekti. Motor, sakalı kesebilen sürgülü bir kesiciyi hareket ettiriyordu. Tüm parçalar bir Bakalit kasa içerisinde düzgün bir şekilde yerleştirilmişti.
Yavaş bir başlangıçtan sonra ilk başarılı Schick elektrikli tıraş bıçağı 1931'de ortaya çıktı. Tasarım geliştikçe satışlar da artmaya başladı. Elektrikli tıraş makinesinin güvenli tıraş bıçağından daha yakın bir tıraş deneyimi sunup sunamadığı tartışmaya açık olmasına rağmen, su, sabun veya kreme gerek duymadan ve lavabodan bağımsız çalışabilen bir elektrikli tıraş makinesi hiç şüphesiz açık ara avantajlıydı.
Daha sonraki gelişmeler arasında 1937'de Remington firması tarafından folyolu kesme kafası ve Hollanda'daki Philips Laboratuvarları'nda görevli Alexandre Horowitz tarafından icat edilen döner kesiciler bulunuyordu. İlk "Philishave" döner elektrikli tıraş makinesi 1939'da çıktı. Pille çalışan kablosuz elektrikli tıraş bıçakları, 1940'ların sonlarında tanıtıldı ve onu 1947'de Remington'un ilk "Lady Shaver" adı verilen kadınlara yönelik elektrikli tıraş makinesi takip etti. Şarj edilebilir pille çalışan ilk elektrikli tıraş makinesi ise 1960'da üretildi. İronik olarak, bazı yeni elektrikli tıraş makineleri tıraş kremi ile birlikte kullanılmak üzere tasarlanmaktadır.